“Su içsem yarıyor!”, “Aylarca diyet yaptım, gram oynamadı!”, “Spor salonundan çıkmıyorum ama hâlâ aynı kilodayım…”
Bu tür cümleleri sık sık kuruyorsanız yalnız değilsiniz. Üstelik bu durum yalnızca fazla yemenizle ya da az hareket etmenizle ilgili olmayabilir. Çünkü bazı sağlık sorunları, özellikle de insülin direnci, sağlıklı yaşam alışkanlıklarına rağmen kilo verememenin ardındaki asıl neden olabilir.
İnsülin Direnci Olanlar Nasıl Beslenmeli?
Kilo verememenin altında yatan neden insülin direnci ise, ilk adım olarak kişiye özel bir beslenme planı uygulanmalıdır. Çünkü her bireyin metabolizması, yaşam tarzı ve ihtiyaçları farklıdır. Ancak genel bazı kurallarla insülin direncine karşı etkili bir mücadele başlatabilirsiniz:
Günde 3 ana öğün ve maksimum 1 ara öğünle beslenmeye özen gösterin.
Karbonhidrat tercihlerinizi tam tahıllı, posalı ve lif oranı yüksek gıdalardan yana kullanın.
Meyve suyu yerine meyvenin kendisini, yanında da yoğurt veya süt gibi bir protein kaynağı ile tüketin.
Bir öğünde sebze yediyseniz, diğer öğünde protein ağırlıklı beslenmeye dikkat edin.
Sık sık atıştırma yapmak yerine öğünlerinizi dengeli ve doyurucu hazırlayın.
Salatalarınıza sirke eklemek, hem lezzet hem de kan şekeri dengesi için faydalı olabilir.
Haftada en az 2 gün balık tüketin. Omega-3 yağ asitleri metabolizmayı destekler.
Su tüketimini ihmal etmeyin; günde 2-2,5 litre su içmek çok önemlidir.
Spor yapacaksanız, aç karnına 30 dakikalık yürüyüşle başlayabilir ve egzersiz sırasında bol su içebilirsiniz.
Sağlıklı Besleniyorum Ama Hâlâ Kilo Veremiyorum Diyorsanız…
Kilo verememek moral bozucu olabilir. Ancak bu süreçte yalnız olmadığınızı bilmek ve doğru destekleri almak her şeyi değiştirebilir. Eğer “çok uğraşıyorum ama kilo veremiyorum” diyorsanız, insülin direncinin yanı sıra tiroit problemleri, hormonal dengesizlikler ya da stres kaynaklı yeme bozuklukları da göz önünde bulundurulmalıdır.
Metabolizmanız Yavaşlamış Olabilir mi?
ir dönem çok düşük kalorili diyetler yapmışsanız, vücudunuz artık yağ yakmak yerine enerji tasarrufu moduna geçmiş olabilir. Uzun süreli açlıklar, öğün atlamalar ya da yanlış diyetler metabolizmanızı yavaşlatır. Bu durumda vücut, aldığı her kaloriyi “kıtlık varmış gibi” depolamaya başlar.
Üstelik yaş, uyku düzeni, stres seviyesi, kullanılan ilaçlar ve hormon dengesizlikleri de metabolizmanın çalışma hızını doğrudan etkiler.
Bu yüzden kilo veremediğinizde suçlu siz değil, vücudunuzun koruma mekanizmaları olabilir.
📍Unutmayın: Vücudunuzu suçlamak yerine onu anlamak, gerçek dönüşümün anahtarıdır.